Başlamak bitirmenin arifesi mi yoksa bitirmek başlamanın ön adımı mı? Başlarken mi biter eylem yoksa biterken mi başlar? Kâinat var edildiğinden beri belki de cevaplanmayan sorulardan biridir demin kurduğum kelimelerin dizilişi. 


   Yeniden inatla başlıyoruz.  


   Derdi olan dertlenir, derdi dillendirir.  


   Derdimiz var; derdimizle dertlenmeye çağırıyoruz. 


   Dertlerle dertlenenleri, derdi olanları yeniden Türk’ ün cihana nizam verme iddiasına saf tutmaya çağırıyoruz. 


   Bizimki deryada damla olmak, safını belli etmek. İmtihan dünyasından gerçek dünyaya hazırlanmak iddiasında olmaktır. 


   Bunlar için daha çok dertlilerle, derdiyle dertlenenle, Türk’ün delileriyle bir arada olmak için yeniden Haber Hergün’de fikir ve düşünce deryasında yer tutuyoruz. 


   Sözü olan söylemeli, sözünü kıymetli etmeli, kıymetli sözleri bir safta tutmalı. 


   Haber Hergün kıymetli sözlerin söylendiği, ilerde söyleneceği yer olmalı. 

   Derdimiz Türk’e yar olmak. Derdimiz Türk’ü en yüksek yerde görmek. Derdimiz Türk’ün sözünü cihanda hâkim kılmak. 

   Türk güçlüyse mazlum güçlüdür. Türk güçlüyse mağdurun umudu vardır. Türk güçlüyse alemde nizam vardır. Türk güçlüyse yetimin sahibi, öksüzün barınağı, kimsesizin kimsesi, acizin dayanağı, zayıfın umudu vardır. 


   Türk güçlüyse adalet, bereket, nizam ve intizam vardır. 


   Öyleyse!


   Nizam için, intizam için, mazlumlar için, umutsuzların umudu olmak için, kimsesizlerin kimsesi olmak için, güçlü Türk için inatla, inançla ve imanla başlıyoruz.  


   Derdimiz var! Derman olmak için başlıyoruz.