Denizcilerde bir tabir vardır ;
 “Ay ayakta kaptan yatakta, ay yatakta
kaptan ayakta.”
Ay olmadığı zaman, korkma derler, rüzgâr
kolay kolay adamı boğmaz denizde..
Ay büyüdüğünde çok hareketli olur deniz,
fırtınaya daha açıktır.
Bir de, ayın etrafında belirgin, sanki
çizmişsin gibi bir ışık çemberi olur bazen,
eğer öyleyse, kesin rüzgâr esecek, fırtına
kopacaktır..
Diyeceğim o ki ; Bu dolunay hikayesini
yanlış anlayan bizim mahallenin fedaileri !
Ay büyüdüğünde kurt adam efsanesini
gerçek sanıp kuduruyorlar...
Halbuki hikaye, dolunay zamanı ekmeğinin
peşindeki balıkçının hikayesinden
ibarettir..
Kurt adamlar ! ise bihaberdir bu onurlu
hikayeden..
Fırtına kopacak,
deniz azgınlaşacak, gemi batacaktır
belki..
Ekmek teknesiyle birlikte, eve ateş
düşecek..Çoluk çocuk babasız, aşsız, eş
dul kalacak..analar gözü yaşlı olacaktır..
Yüklen dümene Derya kaptan ! diye
haykırırken, gözünün önünden hep
sevdikleri geçecektir..
Siz kurt adam olurken,
geminin batabileceği ihtimalini düşünmeyen,
düşünemeyen taka reisleri...!
Gemi bizim..
Elinizi çekin dümenden,
Atlayıp yüzerek, çıkın karaya, sizde
kurtulun, bizde, gemi de...
Geminin gerçek Reisleride...
Tabi yüzme biliyorsanız.!!
Kelâmım ;
Devlet geleneği bilmez, töre dinlemezlere
dostça bir uyarıdır..


Sevgiyle Kalın.