CHP Genel Başkanı Özgür Özel partisinin grup toplantısında gündeme dair önemli mesajlar verdi.
Soma faciasının yıldönümü dolayısıyla konuşan CHP Genel Başkanı Özel, "İlk günlerde müthiş bir adalet mücadelesi kararı verecek, genç, dürüst, namuslu bir hakimin karardan önce değiştirilmesiyle, önce birinci kademe mahkemesinde hepimizin yüreklerini sızlatan karar alındı. Yargıtay kararı bozdu. 5 günde gidecek karar 5,5 ay bekledi. Heyetin üçünü görevden aldılar. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı karara itiraz etti. 3'e 2 kendi dairesinin kararını bozdu. Ölen işçi başına 5 gün yatanlar çıktılar. Dün de küstahlık yaptılar 'Geride kaldı, biz orayı unuttuk' dediler. Dün Soma'da tarihin en büyük kalabalığı vardı. Karar değişmedi ama atmosfer değişti. Anneler ilk kez 'Biz adaletin bir gün geleceğine inandık' dediler" diye konuştu.
İşçileri sendikalara üye olmaya çağıran Özel, "Soma'da 301 kişi öldü, tüm dünya duydu. Türkiye'de 649 madenci daha öldü. Soma'dan bugüne iki Soma daha oldu. Mesaj Türkiye işçi sınıfınadır. Yargıya hakim, medyaya hakim sermaye size 'Örgütlenin' diyorlar. Yaşamak ve emeği savunmak için örgütlenin" ifadelerini kullandı.
Özel sözlerini şöyle sürdürdü:
Dün parti tarihinde ilk kez MYK bir ilçede toplandı. Dün hep birlikte memleketim Manisa Soma'daydık. Soma maden katliamının tarihimizin en büyük iş cinayetlerinden birinin işçi katliamlarından birinin 10.yılında hep birlikte Soma'daydık. Öncelikle maden faciasında hayatını kaybeden 301 arkadaşımıza şehidimize, daha sonra da haklarını ararken hayatını kaybeden 2 şehidimize, 303 maden şehidimize bir kez daha Allahtan rahmet, ailelerine arkadaşlarına Türkiye işçi sınıfına bir kez daha başsağlığı diliyorum. Soma'da 301 kişi hayatını kaybettiğinde Türkiye'de hayat durdu. Sadece kıymetli gazetecilerimiz değil dünyanın bütün TV'leri ilk 1 hafta eksiksiz neredeyse bir aya yakın yayın sundular, haberler geçtiler. Bütün dünyada son dakikaydı. Türkiye'de herkesin kanını dondurdu. 301 kişi birden hayatını kaybetti. Anneleri yaralı sansın diye ağzında oksijen maskesiyle çıkarılıp soğuk hava depolarına taşınan ve orada yüzü gözü silindikten sonra fotoğraflarından teşhis edilen, teşhis edilenin bayıldığı teşhit etmeyenin bir umut sevindiği acı 4 günü orada hep birlikte yaşadık. Unutursak yüreğimiz kurusun dedik.
SOMA DAVASI
İlk duruşmada 4 KM kuyruk kapıda 10 bin kişi vardı salon 400 kişiydi. Her aileden 1 kişi alındı. Son duruşmada salonda 200 kişiydik. CHP kurumsal olarak hiç yanlız bırakmadı oraya. Çeşitli siyasi partiler ilk gün vardı son gün bazıları vardı ama orada salonun 87 duruşmada yaşadığı yavaş yavaş artan ilgisizlik medyanın büyük oranda kayıtsızlığı o gün ilk gün muhalefet partisiyken orada bulunan MHP'nin vekillerinin yöneticilerinin sanki sarayla ittifak yapınca sorumlular değişmiş gibi adeta kamuoyunda taraf değiştirmeleri ilgisizlikleri hiçbirimizin gözlerinden kaçmadı.
"SOMA'DAN BUGÜNE..."
İlk günlerde müthiş bir adalet mücadelesi kararı verecek genç dürüst namuslu bir hakimin yüzbinlerce sayfa dökümana hakim bir hakimin karardan önce değiştirilmesi adalet katletmek üzere Elbistan'dan Somaya sevkiyle hepimizin yüreklerini sızlatan bir karar alındı. Karar değişmedi ama atmosfer değişti. Dün oradaki anneler ilk kez biz adaletin bir gün geleceğine inandık dediler. Getireceğiz, ant olsun! İşçi sınıfına bir çağrı yapmak isterim. Soma'da 301 kişi öldü bütün dünya duydu, Türkiye'de 1 ay durdu. Soma'dan bugüne Türkiye'de 649 madenci daha öldü. Yani Soma'dan bugüne 2 Soma daha oldu. Ama kimsenin haberi olmadı. Burada bile söylediğimde konuklarımız aralarından şaşıranlar var. Yargıya medyaya hakim sahip sermaye örgütlenin diyorlar. Birer birer ölürseniz biz sizi duymayız. Öleceksiniz bile hep birlikte ölün ki haberleri olsun diyorlar. Bu mesajı alın ölmek için yaşamak için örgütlenin. Bütün işçileri mücadele sendikalarına üye olmaya bir kez daha davet ediyoruz.
İŞ KAZALARI AÇIKLAMASI
ILO rakamları açıkladı, Türkiye ölümlü işçi kazalarında dünya birincisi. 100 bin nüfusa oranla bakıldığında dünya ikincisi. Birinci Malezya. Bu ülkede yarın senin evladın, senin komşun en sevdiklerimiz hayatını kaybederler çünkü dünyada işçi hayatının Türkiye kadar ucuz ve tehdit altında olduğu başka ülke yok.
ECZACILAR GÜNÜ
Kendisi de eczacı olan Özgür Özel, Eczacılık Günü'nü kutlayarak, ilaç sistemindeki aksaklıklara dikkat çekti. Özel, "TÜİK verilerine göre ülkemizin sağlık harcamalarına ayırdığı para yüzde 3,7. OECD'nin en düşük rakamı. Birileri 'ilaçta tasarruf yapıyoruz' diyorlar, bunun savunucusu biziz. Euro 35 lira olmuşken ilaçta 17 lira kabul etmek nelere mal oluyor? Geri ödeme kapsamındaki ilaçlarda kısıtlama oluyor. Dünya yeni ilaçlardan yararlanıyor, biz yararlanamıyoruz. Hastalarımızın cebini yakan fiyat farkları var. Türkiye'deki ilaç firmalarının pek çoğu yabancılara satıldı. Yabancı ilaç kullanımı 2,5 katına çıkmıştı" dedi.
SMA hastası çocukların ilaç ihtiyacına dikkat çeken Özgür Özel, "SMA hastası çocuklar; nadir görülen hastalıklar, buna yakalanıyorsun, devlet ilacı karşılamıyor, Türkiye'ye gelmiyor. Türkiye'nin yetim ilaç politikası yok. SMA hastası ana baba tek başınadır. SMA hastalarındaki sorun şudur; üç farklı tedavi var. Aya ve hastaya göre değişiyor. Yetim ilaç politikası yok diye, gerçekle yaşanan arasında dağlar kadar fark var. Bilim kurulu oluşturulması lazım" diye konuştu.
"2 TRAKYA'YI KAYBETTİK"
Çiftçiler Günü'nü de kutlayan Özel, "Dünyanın en eski mesleği. O olmazsa hayat olmaz. Toprak olmadan, tohum olmadan, su olmadan, tarım olmadan hayat olmaz. Cumhuriyet yapılması gereken en doğru tespiti yaptı ve tarım potansiyelinin planlı şekilde geliştirilmesi için hamleler yaptı. Çiftçinin üzerindeki yükleri kaldırdı, modernizasyonu yaptı. Toprak reformuyla köylüyü topraklandırma, çiftçiye modern destekler sunma ve restorasyon çalışmaları sonuç alıcıydı. 2. Dünya Savaşı sırasında bunlar yapılırken, takip eden dönemde bu hedefler sekteye uğratıldı. Bugün ağır bir tarım ve gıda kriziyle karşı karşıyayız. 20 yıldır uygulanan politikalarla Türkiye'nin ekilen dikilen arazileri 3,7 milyon hektar azaldı. Bu iki Trakya demek" dedi.
Tarım Kanunu hatırlatan Özel, "Çiftçiler kanuna göre 263 milyar prim hat etmişken, 85 milyar ödenmiş. Türkiye yaş ortalaması düşük olmasına rağmen, çiftçilerinin yaş ortalaması 58. Artık genç çiftçi yok. Çok ciddi tedbirler alınması lazım" ifadelerini kullandı.
Özel tarım politikası hakkında şunları söyledi: "Kapsamlı bir hazırlığımız var. Dinamik tarım politikaları öneren, maliyetleri azaltan, verimi yükselten nitelikli tarım bütçesi öneren çalışmamız var. Tekelci yapıya dur diyecek önerilerimiz var. Yapısal reformu bu ülkenin önüne koymaya hazırlanıyoruz. Hayvancılık politikalarında yeni sayfa açacağız. Tarımsal kamu yönetimini yapılandıracağız. Bağımsız, demokratik kooperatif yapılarının üreticilerin örgütlenmelerini sağlayacağız. Bunları önümüzdeki iktidarımız için hazırlıyoruz."
MECLİS'E TASARRUF ÇAĞRISI
"Dün kamuda tasarruf genelgesi yayınlandı" diyen Özel "Bu genelgede bir olumlu fark var, sarayın Cumhurbaşkanlığı harcamalarının genelge dışında bırakılmamış olması. Meclis dışarıda tutulmuş, bu gayet olağan bir durum. Bu konuda Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'a çağrıda bulunuyorum; bu hafta içinde TBMM Başkanlık Divanı'nı olağanüstü toplantıya çağırsın. Meclis kendi genelgesini hızla hazırlamalı. CHP olarak bütün gruplara ve Meclis Başkanı'na çağrıda bulunuyoruz" dedi.
CHP'nin tasarruf genelgesi hakkında konuşan Özel, "Belediyelerimizin hem bizim hem Cumhurbaşkanlığı genelgesine uymasını bekliyorum. CHP'li belediyeler geçmiş icraat pratiklerine bakıldığında yarı fiyatına iki kat iş yapar. Hem tasarrufluyuz hem verimliliğimiz yüksek" diye konuştu.
Özel, "Koca genelgede umudumu artıran bir cümle var; vergide adalet. Tam zurnanın zırt dediği yer burası. Türkiye'de 100 lira vergi toplanıyor. Bunun 65 lirası dolaylı vergi. Elektrik, su, ekmekten... En pahalı araçlarla en ucuz araçlarla gidenden aynı vergiyi alıyorlar. Yüzde 35'in yüzde 24'ü de işçinin, emeklinin, memurdan alınan gelir vergisi. Kalan yüzde 11 de bütün üreticilerin, fabrikatörlerin, müteahhitlerin gelirinden ödediği vergi. Vergide adalet temel mücadelemizdir" ifadelerini kullandı.
