CHP lideri Özgür Özel, İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu'nu ziyaret etmek için İYİ Parti Genel Merkezi'ne gitti. Karşılamayı İYİ Parti Genel Başkan Yardımcıları Şükrü Kuleyn, Selcan Hamşıoğlu ve Enver Yılmaz yaptı. Daha sonra Özel, Dervişoğlu’nun makam odasına geçti.  

Dışişleri'nden Yemen açıklaması Dışişleri'nden Yemen açıklaması

Görüşmenin ardından, basın açıklamasında bulunan Özgür Özel ve Müsavat Dervişoğlu, aynı zamanda basından gelen sorulara da yanıtsız kalmadı. Sözlerine, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e ziyaretinden ötürü teşekkür ile başlayan Dervişoğlu,  "Hemen hemen Türkiye'nin bütün meselelerine değindik ve üzerinde karşılıklı görüşlerimizi de sarf ettik. Siyasi partiler arasında yürütülen samimi diyaloğun ülkemizin sorunlarının çözümüne çok katkı sağlayacağı inancını taşıyorum. Bu inancı da sayın genel başkanın da taşıdığını biliyorum. CHP ile İYİ Parti'nin geçmişe dönük birçok ortak çalışmalar gerçekleştirdiği kamuoyunun da malumudur. Ne zaman Türkiye'nin önemli bir problemi kamuoyunun gündemine gelse hayata baktığımız pencere genellikle CHP ile ve onun muhterem genel başkanıyla aynı pencere oluyor. Duyarlılıklarımızı muhafaza edeceğiz, farklılıklarımızı muhafaza edeceğiz ve ülkemize hizmet yolculuğumuzu da diğer siyasi partilerle olduğu gibi CHP ile de sürdüreceğiz." şeklinde açıklamalarda bulundu.

AMACIMIZ MUHALEFETE MUHALEFET ETMEK DEĞİL

Özgür Özel ise, "Bu önemli görevde başkana başarılar diliyorum. Biraz önce başkanımızın söylediği gibi kişisel hukukumuz da hem eskilere hem de çok başarılı bir yaşanmışlık sürecine dayanmıştır. Seçim bölgelerimiz komşudur. Meclis'te mevkidaş olarak grup başkan vekili olarak buluştuk. Zaman içinde aramızda gelişen diyalog, karşılıklı samimiyet, birinin söylediğini gözünden anlayacak kadar iyi bir zemine taşındı. Birbirimizle hiçbir çelişki yaşamadığımız gibi pek çok sıkıntıyı, krizi yaşanmadan aşılmasına katkı sağlamış bir geçmişimiz var. İki genel başkan olarak yollarımızın yeniden kesişmesinden dolayı onur duyuyorum. Grubu bulunan iki siyasi parti olarak ilişkilerimizi yürüteceğiz. Halkın yararına konularda birlikte olmaya devam edeceğiz. Temel mottomuz muhalefete muhalefet etmek değil, iktidara muhalefet etmek. 

Ardından Özel, Dervişoğlu'na ve emeklerinden ötürü eski Genel Başkan Meral Akşener'e teşekkürlerini iletti.

FİLLER BOĞUŞUYOR, ADALET EZİLİYOR

Sonrasında ise basından gelen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Muhsin Şentürk ataması ve Ayhan Bora olayı hakkında gözaltına alınanlara ilişkin sorulan soruları yanıtlayan Özel, "AK Parti ile MHP arasında yaşanan meselenin kendisi neyse bir gerilim mi bir pazarlık mı restleşme mi, bu fillerin boğuşması ama altta adaletin ezilmesiyle sonuçlanıyor. Bugün Ayşe Ateş’in yüreğindeki yangın, Sinan Ateş’in evlatlarının adalet beklentileri birtakım kapalı kapılar ardından yapılan görüşmeler sonra üstü kapalı atılan tweet’ler üstü kapalı yapılan beyanlarla iyice kriminal bir hikâyenin sanki suyun üzerinde görünen kısmını görüyoruz izlenimini her geçen gün kuvvetlendiriyor. Yapılan atama 37 tur Papa seçimine dönen bir yüksek yargı seçiminde iki liderin görüşmesinden sonra adayın birinin çekilip başka bir makamı talep etmedi, ve o adaya giden oyların bir nereye yönlendirileceğine ilişkin bir inanç hakimdi. Ama bu dayatmaya ya Yargıtay’da oy kullananlar uymadılar ya da adayı çekelim ama arkadaşlar bildiğini yapsın dedi birileri. 

"TÜRKİYE BİR İTALYAN MAFYA FİLMİ Mİ İZLİYOR?"

Yargıtay seçimindeki sonuç Erdoğan'ın beklediği gibi olmadı ama yaptığı atama maalesef 31 Mart'tan sonra gelişen normalleşme anlayışına uygun değil. Anayasa ihlalinin sembol ismini Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı atıyorsanız, demek ki sizin mevcut Anayasa’yı ihlalde ısrarcısınız demek. Nasıl normalleşecek bu ülke? Gezi aileleri, 28 Şubat aileleri adalet bekliyor. Sinan Ateş'i eşi, çocukları adalet bekliyor. Siz onu sen onu çek ben bunu buraya atayayım... O sözünü tutmazsa da atayayım ki racona ters olmasın... Bir İtalyan mafya filmi mi izliyor Türkiye yoksa adalet-siyaset-emniyet üçgeninde yaşanan bir şeyleri mi izliyor belli değil. O yüzden herkes aklını başına alsın. Huzur içinde yaşayacaksak insanların adalete güvenmesi lazım. Yüksek yargıya güvenin olmadığı yerde demokrasi olmaz." ifadelerini kullandı.

Editör: Burak Hakkı Polat