Terör örgütü PKK, 12 Mayıs'ta yaptığı açıklama ile silahlı mücadeleyi sonlandırdığını açıklayarak "pratikleşme süreci Abdullah Öcalan tarafından yönetilmek ve yürütülmek üzere" örgütsel yapısını feshettiğini, silahlı mücadele yöntemini ve PKK adıyla yürütülen çalışmaları sonlandırdığını söyledi. Örgütün bildirisinde yer alan "Partimiz PKK, kaynağını Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasasından alan Kürt inkâr ve imha siyasetine karşı, halkımızın özgürlük hareketi olarak tarih sahnesine çıktı" ifadeleri tartışmalara neden oldu.  

SON DAKİKA: PKK kendisini feshettiğini duyurdu! SON DAKİKA: PKK kendisini feshettiğini duyurdu!

"Barış niteliğinden uzak"

Kemalist Aydınlanma Derneği, metinde yer alan Lozan referansına ilişkin bir bildiri yayınladı. Açıklamayı aktaran Basın Sözcüsü ve Yönetim Kurulu Üyesi Buket Müftüoğlu, "PKK terör örgütünün 12'nci olağanüstü kongresinde alınan kararlar ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden taleplerini içeren hadsiz açıklamalar, bir ‘barış çağrısı’ niteliği taşımaktan uzak, devletimize yönelik bir ültimatom niteliği taşımaktadır" dedi.

Müftüoğlu, derneğin açıklamasını şu sözlerle aktardı:

"Kongre kararları ile PKK, kendini feshetme nedenini ‘tarihi misyonunu’ zaferle sonuçlandırmasına bağlamış ve bir boyun eğişin değil, bir başkaldırının mesajlarını vermiştir. Bildiride yer alan; ‘yüzyıllık soykırım’, ‘asimilasyon’, ‘Kürt inkâr ve imha hareketi’ iddialarının yanı sıra, Türkiye Devleti’nin kurucu anayasası olan ‘1924 Anayasasını’, ‘Ulus Devleti’ ve Türkiye’nin tapu senedi olan ‘Lozan Antlaşmasını’ hedef alan açıklamalara Cumhurbaşkanlığı ve devlet üst düzey yönetimi tarafından suskun kalınmış olması kabul edilemez. Bu suskunluk, devletin terör örgütü ile sürdürdüğü gizli pazarlığın ‘barış’ ile sınırlı kalmadığına yönelik kuşkuları artırmakta, toplumda büyük tedirginliğe yol açmanın yanı sıra Türkiye’yi gelecekte telafisi zor sorunlarla karşı karşıya bırakacak bir süreci başlatmaktadır.  

"Lozan'a sahip çıkmak vatan borcudur"

Lozan’ın uluslararası yapılandırmalarda pazarlık konusu yapıldığına ilişkin bilgi ve bulguların en önemli kanıtlarından birisi, Diaspora Kürtleri Konfederasyonunun Lozan Antlaşması konusunda Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesine yaptığı başvurudur. Başvurunun kabul edilmiş olması, Türkiye’nin acilen harekete geçmesini zorunlu kılmaktadır. Batı emperyalizminin yüzyıllık hayali olan Sevr Antlaşmasına karşı Lozan’a sahip çıkmak vatan borcudur. Lozan’ı tartışmaya açmak vatana ihanettir! Bu ihaneti Türk Ulusu affetmez."