Sıradan öğretmen anlatır, iyi öğretmen açıklar, yetenekli öğretmen yapar ve gösterir, büyük öğretmen esin kaynağı olur.

   DALKAVUK: “Kendisine çıkar sağlayacak olanlara aşırı bir saygı ve hayranlık göstererek yaranmak isteyen (kimse), şaklaban, yağcı, yalaka”.” Saraylarda devlet büyüklerini nükteli sözlerle eğlendiren kimse”.

   MENFAATÇİ: Yalnız kendi çıkarını düşünen, çıkarını kollayan kimse, menfaatçi, menfaat düşkünü, menfaatperest, menfaatperver.

   YALANCI: Yalan söylemeyi huy edinmiş olan kimse. Gerçek olmayan, gerçeğe benzetilmiş.

   İKİYÜZLÜ: Özü sözü bir olmayan, riyakâr.

   Bütün yöneticiler bu kelimelerin anlamlarını çok iyi bilmeliler ve etraflarındakileri “ÇEVRELERİNDEKİLERİ” değerlendirirken iki kere düşünmeliler. Bir de hayatımızda bir kısım hayvan benzetmeleri ile değerlendirmeler yapılır. Hayvanların özellikleri bilinmeli ki bahse konu olanlar için kolaylık sağlar. Bukalemun gibi derler. Çakal gibi derler. Tilki gibi derler. Bu canlıların özelliklerinin bilinmesi lazımdır.

   YÖNETİCİ: Yöneticilik; biraz Sanat biraz Bilim’dir.

   Yöneticiler de bulunması gereken özellikler. Planlama, Organizasyon, Yönetim ve Gözlemleme. İyi yönetim iyi planlama ile başlar. Organize ile sürdürülür. Akıllı yönetim ile de verim alınır. Yapılanların ve çalışanların doğru gözlemlemeleri ile de zirveye ulaşır. Mükafat ve ceza bu aşamada yer bulmalıdır. Hiçbir şey yapanın yanına bırakılmamalıdır. Sabahleyin kaybedeceğin bir saatin bütün gün zararını çekersin.

   Yöneticiler insanlara ne yapmaları gerektiğini anlatmalı. Görev bölümü olmalı. Her iş bir sorumlusu ile gözlenmelidir. Yetki ve sorumluluk ile eşit olmalıdır. Kısacası yönetici orkestra şefi gibi çalışmalıdır. Orkestradaki herkesin önünde müzik aleti ve nota var. Herkes çalacağı yeri ve çalacağı enstrümanı biliyor. Ne zaman gireceklerini, ne çalacaklarını ve ne zaman duracaklarını biliyorlar.

   Şef/İdareci müziğin meydana gelmesi için her bölümün başlama işaretini veriyor. İşte sizin işiniz burada. Müzisyenlerinize (çalışanlarınıza)nota yapraklarını (planı) vereceksiniz. Her bölüm (departman) için doğru müzisyen (çalışan) sayısını bulacaksınız, sahnede tüm bölümleri düzenleyeceksiniz böylece müzik en güzel halini alacak (işi organize edeceksiniz). Şimdi sadece şef değneğinizle platformu hafifçe tıkırdatmanız, dikkatlerini çekmeniz gerekiyor.

   Gözlemleyin. Şimdi her şey yürüyor, siz gidişata dikkat etmek zorundasınız. Her şeyin plana göre gittiğinden emin olun. Plana göre gitmediğinde, orkestra şefinin tempoyu ayarladığı gibi devreye girip planı düzenlemek veya yöneticilik yapmak durumundasınız. Önemli olan yere düşüp düşmemen değil, tekrar ayağa kalkıp kalkmamandır.

   Problemler olacaktır. Birileri hasta olur. Bir bölüm zamanında yetişmez. Kilit bir personel ayrılır. İşte bu ilk etapta, beklenmedik durumlara karşı bir plan geliştirmeniz gerekir. Siz, yönetici olarak, her zaman olan bitenin farkında olmalısınız böylece gerekli düzenlemeleri yapabilirsiniz. Her konuyu ve her kişiyi kendinize bağlamayınız. Ekipler ve başlarında yetkili sorumluları olmasını organize ediniz.
Bu tekrarlayan bir süreçtir. Bir şeyler olağan dışı kaldığında, bir düzeltme planlamanız, bunu uygulamak için kaynaklar organize etmeniz, uygulayacak kişileri yönetmeniz, değişimin etkilerini gözlemlemeye devam etmeniz gerekir. Her zaman bir “B” planınız olmalıdır.

   Küçük şeylere gereğinden çok önem verenler, elinden büyük iş gelmeyenlerdir. Herkesi bir defa, bazılarını her zaman aldatabilirsiniz. Ama herkesi her zaman aldatamazsınız.