TBMM Tören Salonu’nda, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve İçişleri Bakanı Yerlikaya, siyasi partilerin yöneticileri, milletvekilleri ve ilgili tarafların temsilcilerinin de katıldığı, Hukuki Araştırmalar Derneği’nce yürütülen anayasa çalışmalarıyla ilgili “Türkiye’nin Sivil Anayasa Yolculuğu” konulu toplantı düzenlendi.

İçişleri Bakanı Yerlikaya, burada yaptığı konuşmada, bugün burada ortak bir idealde buluşulan tarihi bir ana şahitlik yaptıklarını söyledi.

“Bizler İçişleri Bakanlığı olarak destek verdiğimiz ve HUDER tarafından başarıyla yürütülüp kitaplaştırılan bu çalışmanın demokratikleşme yolculuğuna katkı sunacağına inanıyoruz” diyen Yerlikaya, anayasanın milletin ortak aklını, ortak iradesini yansıtan temel belge olduğunu vurguladı. Devletin meşruiyetini, bireyin haklarını toplumsal düzenin çerçevesini anayasanın belirlediğini belirten Yerlikaya, “Bu yönüyle anayasa yalnızca bir hukuk metni değildir aynı zamanda bir milletin kimlik belgesi ve gelecek vizyonudur” dedi.

İnsanın da toplumun da zamanla değişip dönüştüğüne işaret eden Yerlikaya, teknolojiden güvenliğe iletişimden yönetişim modellerine kadar her alanda yepyeni bir çağ başladığını kaydetti.

İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan'dan ABD açıklaması
İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan'dan ABD açıklaması
İçeriği Görüntüle

Anayasanın da dönemin ihtiyaçlarını ve milletin beklentilerini yansıtabilen uyumlu bir yapıda olması gerektiğini ifade eden Yerlikaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugünün dünyasında hala 1982 darbesinin gölgesinde yazılmış bir anayasa ile yol yürümek mümkün değildir. Aziz milletimiz vesayetin değil milletin anayasasını istiyor. Milletin ruhunu yansıtmayan bir anayasa ile demokratikleşme olmaz. Açıkça ortadadır ki millet iradesini yansıtan yepyeni bir anayasaya ihtiyacımız var. Bu siyasi bir tercih değil, demokratik bir zorunluluktur. İnanıyoruz ki yeni anayasa Türkiye Yüzyılı'nın temel taşı olacaktır.

Türkiye bölgesinin ve dünyanın yükselen gücü olarak milletin özgür iradesiyle şekillendirilmiş, çağın ruhuna uygun bir anayasaya sahip olmalıdır. Yeni anayasa sadece bir hukuk meselesi değil aynı zamanda bir vicdan meselesidir. Dünyadaki demokratik standartlarla örtüşen kuşatıcı bir anayasa olmalıdır. Dünyadaki gelişmelerin yön verdiği, hem de milletimizin iç sesiyle yoğrulmuş bir arayışın ürünü olmalıdır. Dünya değişiyor toplumlar dönüşüyor, bu dönüşüme sırt çevirmek değil onu doğru okuyarak yön vermek hepimizin sorumluluğudur.”