Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid 19 virüsünden kaynaklı Pandemi sürecinden biz de ülke olarak öngörülemez sürecin etkisi altıda kaldık. Dünya Sağlık Örgütü’nün, salgının ciddiyetini ancak Mart 2020 döneminde kabul edip Pandemi olarak ilan ettiği bir süreçte, Salgının henüz etkilerini gösterdiği Aralık 2019’da ciddiyetini fark edip Sağlık Bakanlığının başkanlığında Bilim Kurulunu oluşturan irade, salgının etkisindeki ülkelere nazaran sağlık konusunda başarılı bir sınav verdi ve veriyor! Bilim adamlarından müteşekkil oluşturulan kurulun aldığı tavsiye kararlarına uymaya özen gösteren irade, bilimin ışığında tünelin sonunu görebildi!
    Ancak salgının ekonomik anlamda oluşturabileceği tahribatı ve piyasalarda yaşanabilecek daralmayı öngörebilecek bir irade ne yazık ki ortaya konulamadı. Oysa, oluşturulan “Bilim Kurulunun” bir benzeri de ekonomik anlamda yaşanabilecek sorunların önüne geçmek ve piyasaları kontrol altına almak için hayata
geçirilebilirdi! Şöyle ki; Aralık 2019 da salgının ciddiyetinin farkına varan irade, ekonomik anlamda yaşanabilecek sıkıntıları da öngörebilir, sektör temsilcilerinden, esnaf odalarından, piyasaların nabzını tutan İş İnsanlarının oluşturduğu derneklerden ve STK lardan temsilcilerin de dahil olabileceği, Hazine ve Maliye Bakanlığının başkanlığında “Ekonomik İstikrar Kurulu” oluşturulabilirdi! Ancak, kervan yolda dizilir mantığı ile piyasalara yön verildi!… Dipten gelen sesin rengine ve şiddetine göre ekonomik destek paketlerini açıklamak ise ancak kanayan yaraya pansuman olur! Yarayı iyileştirmez, kanı da durdurmaz… Pandemi
sürecinde samimi ama telaşla alınan bu ekonomik tedbirler, özellikle piyasaların taşıyıcı kolunu mahiyetindeki KOBİ’lerin ve küçük esnafın ihtiyaçlarından uzak kalmış olup tabana da tam olarak yayılmamıştır!
     Salgının başladığı tarihten bu yana alınan ekonomik tedbirleri ve eksik kalan yanlarını sıralayacak olursak;
  -İlk alınan karar, işçi çıkarma yasağını getirmek oldu! Beraberinde ise KÇÖ ve Pandemi Ücretsiz izin desteği verildi. Ancak, İşçi çıkarma yasağının biteceği 17 Marta kadar şafak sayar gibi gün sayan binlerce işletme var! Kaldı ki; KÇÖ ve Ücretsiz izin desteği kapsamında ödenen paralarla da bir ailenin geçimini sağlaması mümkün değil!
  -Mart, Nisan ve Mayıs dönemi SGK ve Vergi ödemeleri 6 ay ertelendi, ancak SGK ve Vergi ödemeleri vadesi geldiğinde esnafın sırtında ağır bir yüke dönüştü. Birçok işletme borcunu ödeyemedi! Bu nedenle de SGK teşvikleri askıya alındı… 7256 Yasa ile vergi ve SGK borçlarının yapılandırılmasına olanak sağlandı,
ancak ilk ödemeler şubat sonunda başlıyor!
   -Salgından etkilenen sektörlere yönelik sağlanan KDV desteği ise yerinde bir karar olup bir nebze olsun esnafın yüzünü güldürdü!
   -Kira borcundan kaynaklı icra takipleri Haziran 2020 sonuna kadar durduruldu, 01 Temmuz itibari ile adliyelerde yığılmalar oldu!
  -Mücbir sebep kapsamında etkilenen sektörlerin kredi borçlarına yeniden yapılandırma olanağı getirildi. Ancak alınan bu karar ile sadece Halk Bankasından kullanılan kredilere yönelik ilave bir faiz yüküne katlanılmadan yapılandırma oldu. Diğer bankalar ile ilgili yapılandırma işlemlerinde ise esnaf ilave faiz yükünün altında bırakıldı!
  -NACE kodları ile sınırlandırılan küçük esnaflara mücbir sebep kapsamında beyanname verme ve ödeme yükümlülüklerinde ertelemeye gidildi, ancak salgından etkilenen ama NACE kodu uymayan esnaflar unutuldu.
 -NACE kodları ile sınırlandırılan küçük esnaflara üç ay boyunca 500,00 TL-750,00 TL kira desteği ve 1.000,00 TL hibe desteği verileceği ilan edildi. Ancak, salgından etkilenen ama NACE kodu uymayan esnaflar unutuldu. Kaldı ki belirtilen tutarlar esnafın yarasına merhem dahi olamaz!
 -Salgından etkilenen işletmelerden, 2019 yılı cirosuna göre cirosu %50 azalanlara, cirolarının %3 ü oranında 2.000,00 TL-40.000,00 TL arasında olmak kaydı ile ciro desteği verileceği ilan edildi ama sağlanan bu destekle esnaf, Bağkur borcunu ancak kapatabilir! Piyasaların devamlılığına dair sürdürülebilir bir ekonomik tedbir değil!
      Peki, ne olmalı? Ne tür tedbirler alınmalı? Yukarıda verilen desteklere ilave olarak dikkate alınmasını arzuladığımız tavsiyelerimize gelecek olursak;
 1) İvedi olarak, sektör temsilcilerinin, esnafın ve iş insanlarının da dahil olabileceği, Hazine ve Maliye Bakanlığı başkanlığında “Ekonomik İstikrar Kurulu” oluşturulmalıdır. Kurulun alacağı tavsiye kararları doğrultusunda piyasaların ihtiyaçlarına yönelik ve yerinde destekler sağlanmalıdır!
 2) Sosyal mesafeden kaynaklı zorunlu olarak kapalı tutulan işletmelerin sabit giderlerinin karşılanmasına yönelik destekler sağlanmalı, bu desteklerin bir kısmı hibe, bir kısmı ise faizsiz destek kredisi mahiyetinde olmalıdır.
 3) Günümüz koşullarına uygun olarak, küçük esnafın ve büyük işletmelerin, tüketicilerle ve diğer işletmelerle buluşabileceği bir alışveriş portalı oluşturulmalı, tüm oyuncular oluşturulan bu portalda buluşturulmalıdır! E ticarete ve iş bağlantılarına olanak sağlayabilecek bu portal üzerinden piyasalar canlandırılmalı, karantina sürecinde dahi piyasaların dinamik yapısı devam ettirilmelidir! Bu ve benzeri portallar, e-ticaret kanalları “Ekonomik İstikrar Kurulu”nun tavsiyeleri doğrultusunda
“TOBB” tarafından hayata geçirilmelidir!
 4) Salgın devam ettiği sürece; SGK Teşviklerinden, borcu olan işletmelerin de faydalanabilmesi için düzenlemeye gidilmeli, vergi ve SGK borçlarından gecikme faizi alınmamalıdır! Piyasaların üzerinden kamu otoritesinin baskısını kaldırıp, devletin şefkat elini uzatmak önemli bir motivasyon olabilir! Borcu olan mükellefler ile ilgili haciz v.b. uygulamalardan kaçınılmalıdır!
 5) Salgından etkilenen tüm işletmelere, küçük esnaf, büyük esnaf ayrımı yapmadan kira, hibe ve ciro desteği verilmeli, unutulan NACE kodları ivedi olarak devreye alınmalıdır.
 6) Yapılandırılan vergi ve SGK borçlarının ilk taksit ödemeleri Haziran 2021 sonuna kadar ertelenmeli, salgından etkilenen sektörlere verilen KDV desteği devam ettirilmeli, dolaylı vergiler, kira ve ücret ödemeleri üzerinden alınan stopaj, gelir ve kurumlar vergisinde salgın süreci boyunca indirime
gidilmelidir!
 7) Milli kalkınma ve tarım politikaları oluşturulmalı, çiftçi desteklenmeli ve stokçu anlayışla gıda fiyatlarındaki fahiş artış kontrol altına alınmalıdır!
      Salgından olumsuz yönde etkilenen piyasaların ihtiyaçlarına yönelik olarak ilave tedbirler alınabilir ya da yukarıdaki tavsiyelerin ışığında düzenlemelere gidilebilir. Bu da ancak, doğru tespitlerde bulunabilecek bir “Ekonomik İstikrar Kurulu” ile mümkündür! Unutulmamalıdır ki! Toplumsal huzur ancak; sağlıklı nesillerin asgari düzeyde ekonomik refaha kavuşması ile mümkündür!