Erol Olçok’un Ölümündeki Sır Perdesi Ne? Erol Olçok’un Ölümündeki Sır Perdesi Ne?

Çanakkale Zaferi
  ‘’İnsan bir sır… Allah(c.c) insana sır... Bütün bu sırlar içerisinde Türk Milleti bir başka sır…’’ Ahmet Er
   Tarih boyunca,Türk milleti insanlık tarihine en büyük izleri bırakmış, medeniyet iddiasını sürdürmüş, bilinen dünya coğrafyasının dörtte üçüne dört defa hakim olmuş, bu iddiasını daima sürdürmüştür. Türklerin tarihi dünya tarihinden çıkarılsa dünyanın tarihi kalmaz.
   Türkler tarihin en çok kendi kanını döken ve asimile olabilen toplumu olmasına rağmen medeniyet iddiasını her daim sürdürmüştür.  Anlamlı dünya hakimiyet felsefelerinin tamamı, Türk coğrafyasına hakimiyet esasına dayanır. Yurdunu sırtlanların güzergahında kurmuştur. Dünya enerji kaynaklarının yüzde sekseni Türk’ün coğrafyasındadır. Bu sebeple daima emperyalistlerin iştahını kabartmıştır. 1914-1918 1.Dünya Harbi bu coğrafyanın emperyalistler tarafından fethedilme arzusu ile gerçekleşmiştir. 
   Almanlar ile ittifak halinde mecburen girilen bu savaşta Çanakkale Muharebesi birçok cepheden sadece bir tanesidir. Fakat Almanların kaybettiği bu savaşta kazanılan en hayati cephedir. Almanlar savaşı bütünüyle kaybettiği için müttefiki olarak bizde savaşı kaybetmiş sayılsak da Çanakkale Türk ordusu için bir zaferdir. Bu zafer; 2.Dünya Savaşı siyasetine, durmak bilmeyen Hitler’e, emperyalist güçlere Türklerin kudretini göstermiştir.
   Batılı devletlerin, Türkleri dünya sahnesinden silmek isteyenlerin hesapları Çanakkale’de bozulmuştur. Zira Çanakkale’de Türkler vardı, yenilmezlerdi son kalelerini teslim edemezlerdi ve ülkeleri işgal edilemezdi! “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler gelir, başka komutanlar hakim olabilir!”(Mustafa Kemal) iradesi ile şehadeti gülerek karşılayan çocukların, adamların, anaların fedakarlıklarıyla kazanılan bir savaştır, ruhtur. Ölüm bize kurtuluştur. Ölümden korkanlarla ölüme koşanların savaşıdır Çanakkale.

   Böyle bir kahramanlığı, böyle bir fedakarlığı yapan kahramanların torunları; iftihar edin. Yüreğinizle, cesaretinizle, soyunuzla, kanınızla!

 Tüm dünyanın dize geldiği yerdir Çanakkale, tüm dünyanın Türk’ü hatırladığı yerdir Çanakkale.

 Türk’ü unutanlar elbet hatırlar günü geldiğinde. Tüm dünyayı dize getirdiğini, sen unutma… hatırlatmak için onlara…
    Çanakkale aynı zamanda batılı adamın, Trakya’da dahil olmak üzere Avrupa’dan ayrı görmek istediği, Türkleri reddettiğini ilan ettiği bir muharebedir. 1.Dünya Harbinde Osmanlı Devleti’nin 33 cephesinden sadece bir tanesi olan Çanakkale cephesi; savaşın namusu ve değerleri bakımından iddia ettiği medeniyetin savunucusu olan Türklerin şanlı, destansı hikayeleri ile doludur.
    Rusya’da meydana gelen 1917 Bolşevik İhtilali sonrası coğrafyamızı işgal etmek isteyen emperyalistlere karşı verdiğimiz Kurtuluş Savaşı sonrasında Osmanlı Devleti’ni kaybettik. Fakat muhteşem Türkiye Cumhuriyeti Devletini kurduk. Cumhuriyetimizin kuruluşunun efsanelerini tetikleyen Çanakkale ruhu ve iradesidir. Kaybettiğimiz dünya savaşından kazancımız yüce Türkiye Cumhuriyeti Devlet’i olmuştur. Daima ona sahip çıkacağız ve hilal medeniyeti iddiamızı sürdüreceğiz. Son yıllarda Irak ve Suriye’de giriştiğimiz muharebeler bu iddiamızı sürdürdüğümüzün açık delili ve dünya ordularına ders niteliğindedir.
    Tarih boyunca medeniyetimizin savunucusu bedelini kanlarıyla ödeyen, bugün kimliğimizi borçlu olduğumuz aziz şehitlerimizin ve gazilerimizin huzurunda saygıyla eğiliyor onları anmaktan gurur duyuyoruz.
Saygı ve Hürmetle.


Aslı Öyküm ÇAKIROĞLU