Uzunca sayılacak bir aradan sonra ilk yazımı yazıyorum. Asrı Karaarslan UZUN Ağabey bir süredir Haberhergün sitesinin yeniden dijital ortamda yayım hayatına başlayacağını duyuruyordu. Dün bana bir mesajla yekten “ne zaman yazacaksın” diye sordu. Bende gayri ihtiyarı olarak “çok yakında” dedim. Ne kadar yakında dedi yine gayri ihtiyarı “yarın” dedim. Gündüz yoğunluktan fırsat bulamadım. Akşam bir otel odasında yorgun bir şekilde haberleri izlerken birden yazı yazmam gerektiğini hatırladım ve başladım yazmaya.

   İlk yazımı sert siyasi polemikle başlamak, yada sertleşen uluslararası ilişkiler veya Azerbaycan’da yaşanan savaşa ayırabilirdim. Ancak ayırmadım ve iyi bir başlangıç olarak yazı yazma amaç ve ilkeleri anlatmanın daha uygun olacağına karar verdim.

   Bu sitenin takip edicisi ve okuyucu kitlesi 40 yıla yakındır içinde bulunduğu Ülkücü Harekete mensup Türk milliyetçileri olduğunu biliyorum. Yazılarım ülkücü dünya görüşünün temel prensiplerine uygun analitik düşünce çerçevesinde olacaktır. Yazacaklarım sadece kendimi bağlar. Ülkücü hareketin bir neferi ve eski bir Ülkü Ocağı başkanı olarak yazdıklarım kurumsal olarak ne MHP nede Ülkü Ocaklarını bağlar. Geçmişte olduğu gibi gerektiği zaman Ülkücü Hareketi temsil eden kurumları da eleştiri hakkımı saklı tutacağım.

   Yazmayı bıraktıktan sonra iç siyasette ve özellikle Ülkücü Harekette tarihsel kırılmalar yaşandı. MHP’den ayrılan büyükçe bir grup önderliğinde İyi Parti adında “merkez sağ” tandanslı Kemalist ilkelere bağlı ulusalcı-muhafazakâr parti kuruldu. O partide geçmişte birlikte cana can kana kan mücadele ettiğimiz çok yakın arkadaşlarım/arkadaşlarımız var. Partinin en üst kadrolarında da, il teşkilatlarında çok yakın arkadaşlarım veya tanıdıklarım var. Ancak kurulduğu günden bugüne kadar yakın arkadaşlarıma rağmen İyi Partiye hiçbir sempatim olmadı! Çünkü ben siyaseti yada daha doğrusu entelektüel faaliyeti; pragmatik çıkarlar, siyasi kariyer planları veya kişisel ilişkiler/dostluklar sürdürme aracı olarak değil ideolojik ilkeler/prensipler çerçevesinde yapmak gerektiğine inananlardanım. Aksi olsaydı bende MHP’den ayrılma sürecince o arkadaşlarımın arasında yer alır ve onların birçoğu gibi siyasi kariyer yapardım! Bu yönde ciddi davetler ve telkinler gelmesine rağmen baştan beri buna ilkesel düzlemde sert cevaplar verdiğimi sosyal medya hesaplarımı takip edenler bilir. Bu sebeple İyi Partiye giden yada onlara gönül veren arkadaşlarımın büyük çoğunluğu ile sosyal ilişkilerin sona erdi. Bundan gayrimemnun değilim!

   Siyasi yada entelektüel anlamda ne profesyonel nede kariyer yapma planım yok! Bu nedenle son derece rahat, önyargısız, kurumsal yada kişisel olarak birilerine dokunur da kariyer planlarım zedelenir diye düşünmeden bütün görüşlerimi açıklıkla Haberhergün takipçileri ile paylaşacağım. Yeniden herkese merhaba diyorum…

                                                                                                                                                                             İbrahim DİLMAÇ