Suudi Arabistan'da Luceyn el-Hezlul'un ardından kadın aktivist Nevf Abdulaziz de 3 yıl süren tutukluğun ardından salıverildi.  

Almanya’dan Filistin – İsrail sorununa çözüm önerisi! Almanya’dan Filistin – İsrail sorununa çözüm önerisi!

Luceyn'in kız kardeşleri Lina ve Alya el-Hezlul, Twitter hesaplarından paylaştıkları mesajlarında, Nevf Abdulaziz'in de 1001 gün sonra tahliye edildiğini ve evinde olduğunu duyurdu.

Suudi Arabistanlı insan hakları savunucuları ve aktivistlerin oluşturduğu "Düşünce Tutukluları" topluluğu ve yurtdışında faaliyet gösteren insan hakları örgütü Alqst da Luceyn'in serbest bırakıldığını duyurmasının ardından Nevf'in de tahliye edildiğini doğruladı. 

Sosyal medya platformu Twitter'daki aktivistler, Nevf Abdulaziz'in Suudi Arabistan'da en belirgin blog yazarlarından ve ülkedeki sivil hareketin önemli sembollerinden biri olduğunu kaydetti. 

Suudi makamlarının 15 Mayıs 2018'de Luceyn ve bazı kadın aktivistleri gözaltına almasının ardından tutuklananlarla dayanışmasını sürdüren Nevf Abdulaziz de savunduğu arkadaşlarının akıbetine maruz kalmıştı.

Mayıs 2018'de gözaltına alınmıştı

Suudi Arabistan'da Luceyn el-Hezlul'un da aralarında bulunduğu bazı kadın aktivistler, Mayıs 2018'de gözaltına alınmış, daha sonra Başsavcılık tarafından bazılarına "ülke çıkarlarına zarar verme" suçlaması yöneltilmişti.

Birleşmiş Milletler insan hakları uzmanları, Hezlul'un acilen serbest bırakılması ve kendisine yöneltilen "asılsız" suçlamaların düşürülmesi çağrısında bulunmuştu.

Suudi Arabistan merkezli "Sabq" gazetesi, 28 Aralık'ta, Hezlul'un "terörle mücadele kapsamında suç kabul edilen faaliyetlerde bulunmak, terörü finanse etmek ve dış desteklerle rejimi değiştirmeye çalışmak" suçundan 5 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldığını bildirmişti.

Suudi Arabistanlı insan hakları savunucuları ve aktivistlerin oluşturduğu "Düşünce Tutukluları" topluluğu ise Riyad Ceza Mahkemesinin, gözaltına alındığı gün başlangıç kabul edilerek Hezlul'a verilen cezanın yarı süresinin (2 yıl 10 ayının) durdurulmasına hükmettiğini aktarmıştı.

Bazı insan hakları örgütleri, aktivist Hezlul'un tutuklu bulunduğu sürede işkenceye maruz kaldığını ileri sürmüş, Suudi Arabistan ise bu iddiaları reddetmişti.