İşgal altındaki Doğu Kudüs'te "ruhsatsız" olduğu gerekçesiyle engelli bir Filistinliye ait evi 6'ncı kez yıkan İsrail güçleri, bir aileyi daha evsiz bıraktı.

İsrail'e bağlı Kudüs Belediyesi ekipleri çok sayıda polisle Doğu Kudüs'ün El-İseviyye Mahallesi'ne baskın düzenledi.

Tüm bölgeyi "güvenlik" kordonuna alan İsrail güçleri, engelli Hatem Ebu Reyyale'ye ait iki daireli binayı "ruhsatsız" olduğu gerekçesiyle yıktı.

İseviyye Koruma Komitesi Üyesi ve aktivist Muhammed Ebu Hummus, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, bölgenin inşaya uygun olmasına rağmen işgal yönetimine bağlı belediyenin Ebu Reyyale'nin evini yıktığını söyledi.

İsrail belediyesinin 1999'dan bu yana Ebu Reyyale ailesini para cezası ve yıkımlarla kovuşturmaya maruz bıraktığını belirten Ebu Hummus, ilki 1999 yılında olmak üzere bunun 6'ncı yıkım olduğunu vurguladı.

- Daha önceki yıkım sırasında düşerek engelli kaldı

Ebu Hummus ayrıca Ebu Reyyale'nin 2009'daki yıkım sırasında evinin damından düşerek engelli hale geldiğine dikkati çekti.

Öte yandan evi yıkılan Ebu Reyyale de belediyeye yaptığı tüm başvurulara rağmen ruhsat alamadığını ve düne kadar da kendisine evinin yıkılmayacağının söylendiğini aktardı.

Bir yılı aşkın bir sürede evinin ikinci defa yıkıldığını vurgulayan Ebu Reyyale, İsrail yönetimine tepki gösterdi.

- İsrail'in Doğu Kudüs'teki yıkımları

İşgal altındaki Doğu Kudüs'te Filistinlilere imar izni konusunda zorluk çıkaran ve Filistinlilerin yaptığı başvuruların tamamına yakınını reddeden İsrail makamları, Filistinlilere ait binlerce evi "ruhsatsız" olduğu iddiasıyla yıkma tehdidinde bulunuyor.

Filistinli kaynaklar 1967'den bu yana Doğu Kudüs'te Filistinlilere ait 5 binden fazla evin İsrail güçleri tarafından yıkıldığını kaydediyor.

Yunanistan'da sarsıtıcı deprem Yunanistan'da sarsıtıcı deprem

BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisinin (OCHA) raporuna göre, İsrail makamları, 2020 yılında Doğu Kudüs'te onlarca evi "ruhsatsız" olduğu gerekçesiyle yıktı. Yıkımlar nedeniyle onlarca Filistinli evsiz kaldı.

İsrail'e bağlı belediyenin söz konusu uygulamasının hiçbir hukuki dayanağı olmadığını belirten Filistinliler, bunun "İsrail'in yıldırma ve şehri Yahudileştirme politikalarının parçası" olduğunu ifade ediyor.

İsrail belediyesi çoğu zaman yıkım masraflarını da evi yıkılan kişilerden tahsil ediyor.