BM Genel Kurulu'nda 29 Kasım 2012'de yapılan, 193 üye ülkeden 138'inin desteğiyle "üye olmayan gözlemci devlet" statüsünü elde eden Filistin, üyeliğini tamamlama yönündeki çalışmalarına devam ediyor.

BM tüzüğüne göre, Filistin'in tam üyeliği için önce beşi daimi üye statüsünde bulunan, mutlak veto yetkisine sahip ülkelerin (ABD, Rusya, Çin, Birleşik Krallık ve Fransa) herhangi birinden veto almadan, 9 üye ülkenin de onayıyla BMGK kararı gerekiyor.

Ancak Filistin genellikle BMGK'nın daimi üyesi Donald Trump yönetimindeki ABD'nin vetosuyla karşı karşıya kalıyor. Filistin yönetimi bu durumu, Trump yönetiminin "Ülkenin kaderini tayin edecek kararlarının İsrail yanlısı" olmasıyla ilişkilendiriyor.

Siyasi uzmanlar ve yetkililer, tam üyelik için Filistin'in "bazı sihirli adımlara" ihtiyacı olduğunu ve tam üyelik için çalışmalar yapıldığını ifade ediyor.

BM'ye tam üyelik için Filistin birliği vurgusu

Filistinli siyasi uzman Hani el-Mısri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "BM'ye tam üyelik için stratejik vizyon, ulusal program ve Filistin birliği gerekli." dedi.

"Stratejik vizyon için Filistin'in, kurumlarını demokratik temeller üzerine inşa ederek dünya ülkelerini Filistin devletini tanımaya ikna etmesi gerekiyor" diyen Mısri, ulusal program için ise Filistinli tüm grupların ya da parlamentonun "topraklarındaki yurttaşların direncini güçlendirmek, işgalle yüzleşmek için çalışma" konusunda mutabık kalması gerektiğini vurguladı.

Mısri, ulusal birlik olmadan da güç dengesinin değiştirilemeyeceğinin altını çizerek, bunlarla birlikte dünyanın tam üyelikle Filistin devletini tanımaya ikna edilebileceğini vurguladı.

Filistinli uzman, ülkesinin, BM'ye tam üye olabileceğini ancak bunun için çok fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini kaydetti.

Avrupa dahil olmak üzere dünya ülkelerinin çoğunun Filistin'in haklarını desteklediğine işaret eden Mısri, dünya ülkelerinin Filistin'i, Filistinliler ve İsrailliler arasında Binyamin Netanyahu hükümetinin aşırılıkçı tutumları nedeniyle 2014 Nisan ayından bu yana askıya alınan ikili müzakerelerden sonra tanımak istediğini belirtti.

Filistinlilerin çabası

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, ülkesinin tam üyeliği için çalışmaların devam ettiğini yaptığı açıklamalarda dile getirdi. Ancak son yıllarda yaşanan bölgesel değişiklikler gölgesinde bu çabalar başarıya ulaşamadı.

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Kurulu üyesi Vasıl Ebu Yusuf ise ülkesinin tam üyelik için istekli şekilde çalışmalar yaptığını söyledi.

Belçika'da neler oluyor? Belçika'da neler oluyor?

Ebu Yusuf, "Dünyanın, Filistin halkının acısını sona erdirme, 1967'de işgal edilen tüm toprakların sınırlarında Filistin devletini tanıma ve bu konudaki kararlarını somut hale getirme zamanı geldi." diye konuştu.

Filistinli yetkili, "ABD yönetiminin değişmesiyle Filistin devletinin tanınması için gerçek fırsatlar olacağını umuyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Filistin'in tanınması konusunda Avrupa'daki eğilimler

Filistin'in Avrupa Birliği (AB) Büyükelçisi Abdurrahim el-Ferra, bazı grupların, Filistin devletini tanıma eğilimine işaret etti.

Ferra, devlete ait "Filistin'in Sesi" radyosundaki açıklamasında, Avrupa Birliğinden bazı ülkelerin, Filistin devletinin ortak bir mutabakatla tanınmasının zor olacağı kanaatine vardıklarını kaydetti.

"Tanınma" konusuna ilişkin bazı Avrupa ülkeleriyle görüşmelerin devam ettiği bilgisini paylaşan Ferra, AB ülkelerindeki bu yaklaşımın, Filistinliler ile İsrailliler arasındaki iki devletli çözümün korunması çerçevesinde geliştiğini sözlerine ekledi.