Sözcü'de yer alan habere göre; kongre üyeleri, Türkiye'nin Doğu Akdeniz, Libya, Suriye, Irak ve Dağlık Karabağ'daki “saldırgan tavrını” durdurma, Türkiye'nin Rus S-400 hava savunma sistemi satın almasından doğan yasal yaptırım gerekliliğini uygulama ve Türk halkının demokratik haklarını koruma çağrısı yaptı.

Mektupta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD-Türkiye ikili ilişkilerini gözardı ettiği ve NATO güvenliğini tehlikeye attığı belirtilerek, “Erdoğan'ın insan hakları ve yasaların üstünlüğüne olan saldırıları Türkiye'nin demokratik temellerini çürütmektedir” denildi.

‘SESSİZ KALMAYI BIRAKIN’

Amerika’nın Sesi’nin aktardığı mektupta “Türkiye, NATO’nun kıymetli ve yararlı bir üyesi olarak kalmaya devam edecekse ABD yönetimi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın demokrasiye ve bölgeye yönelik saldırıları karşısında sessiz kalmaya derhal son vermelidir” sözlerine yer verildi.

Kongre üyeleri mektubu yazma gerekçesi olarak, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin son yıllardaki tutumunu ve ABD yönetiminin bu tutum karşısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hesap sormakta başarısız olmasından duydukları kaygıyı gösterdi. Mektupta, Türkiye'nin önemli bir NATO üyesi olmasının onu diğer ülkelerin özellikle de ABD'nin eleştirilerinden mahrum bırakmaması gerektiği kaydedildi.

KAPALI MARAŞ TEPKİSİ

O ülkede telegram kullanımı askıya alındı O ülkede telegram kullanımı askıya alındı

Erdoğan'ın Doğu Akdeniz'de ABD'nin müttefikleriyle, özellikle de Yunanistan, Kıbrıs ve İsrail'le “çatışma yaratmaya devam ettiği” öne sürülen mektupta bunun son örneği olarak BM kararlarının ihlal edilmesi suretiyle Maraş kıyısının açılması gösterildi. Bunun Kıbrıs’ta barış görüşmelerine ve iki halk arasındaki ilişkilere gölge düşüreceği belirtildi.

Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemi satın almasının ABD ve NATO'nun güvenlik çıkarlarını “ciddi biçimde tehdit ettiği” belirtilen mektupta bu durumun Türkiye'nin F-35 ortaklığından çıkartılmasıyla sonuçlandığı hatırlatıldı.

UYGULAMADA GEÇ KALINDI

Kongre'nin yönetimin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı yön değiştirmesi ve S-400 yerine Patriot füze sistemi satın alması için ikna etme çabalarına destek verdiği belirtilen mektupta “Ancak Erdoğan bunu yapmayı reddettiği için Kongre, basın açıklamalarıyla ve Türkiye'nin S-400 satın almasını CAATSA kapsamına giren önemli bir işlem olarak tanımlayan 4695 sayılı partilerüstü tasarıyı ve Ulusal Savunma Yetki Yasası'nın benzer maddesini Temsilciler Meclisi'nde neredeyse oy birliğiyle geçirerek Türkiye'ye tepki gösterdi” denildi. Ancak aylar süren gecikme ve iki partiden Kongre üyelerinin çabasına rağmen yönetimin yasaları uygulamakta çok geç kaldığı belirtildi.

DAHA NATO EKSENLİ BİR YOL

Yönetimden yasal gereklilikle gelen yaptırımları uygulayarak Ankara'ya baskıyı arttırması istenen mektupta “Türk halkının demokratik hak ve özgürlükleriyle Erdoğan rejimi altında her gün baskı gören ABD hükümeti çalışanlarına destek verilmeli” denildi.

Mektupta, Başkan Trump'ın dört yıllık iktidarı ve Pompeo'nun Dışişleri Bakanlığı'ndaki iki yıldan uzun süren liderliğinin ardından gelecek yönetimin Türkiye'yi “daha NATO eksenli ve demokratik bir yola sokmak için daha fazla uğraşması gerektiğinden” endişe duyulduğu kaydedildi.