Lahey'deki NATO zirvesine ilişkin açıklamada bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "F-35 konusunu görüştük. F-35 konusunda 1 milyar 300-400 milyon dolar ödeme yaptık ve F-35'leri alma noktasında Sayın Trump'ın da iyi niyetli olduğunu gördük. Tabii bunun yanında bir de bizim Eurofighter'la ilgili çalışmalarımız var. Eurofighter konusunda da İngiltere ve Almanya ile bu çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Temennimiz odur ki bu iyi niyetimizi İngiltere'de, Almanya'da onlar da olumlu karşılıyorlar” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'ne katılmak için etmek gittiği Hollanda'nın Lahey kentinde gerçekleştirilen zirve sonrası basın açıklaması yaptı. Erdoğan açıklamasında şunları kaydetti:
"Caydırıcılığımızın arttırılmasına ve savunmamızın güçlendirilmesine büyük önem veriyoruz"
Konsey oturumunda savunma harcamalarımızı 10 yıllık sürede gayri safi yurt içi hasılalarımızın yüzde 5'i düzeyine çıkarmayı kararlaştırdık. Mevcut krizlerin derinleştiği ve her geçen gün ilave krizlerin ortaya çıktığı bir iklimde alınan bu karar NATO açısından bir zaruret teşkil ediyor. Terörizm tehdidinden en fazla zarar gören, bölgemizdeki birçok krizden doğrudan etkilenen müttefikiz. Halihazırda uluslararası gündemi domine eden olayların hemen hepsi Türkiye'nin yakın çevresinde yaşanıyor. Ülkemizi tüm bu krizlerin, sıcak çatışmaların ve gerilimlerin uzağında tutmaya gayret ediyoruz. Caydırıcılığımızın arttırılmasına ve savunmamızın güçlendirilmesine büyük önem veriyoruz. Türk savunma sanayinin son yıllarda yaptığı büyük atılım dünyada parmakla gösterilmektedir. Silahlı ve silahsız, insansız hava araçları başta olmak üzere birçok alanda küresel ölçekte söz sahibiyiz.
"Terörizm, NATO'ya yönelik güncel iki temel tehditten biri olarak kayda geçirilmiştir"
Savunma harcamalarımız halihazırda önceki zirvelerin hedefi olan yüzde iki seviyesinin üstündedir. Hatta mevcut altyapı ve savunma sanayi yatırımlarımız, inovasyona ayırdığımız kaynaklar ve uluslararası çabalarımız itibariyle yüzde beşi yakalamaya en yakın ülkelerdeniz. Birçok müttefikin tehdit ve sınamalar karşısında daha fazla sorumluluk üstlenmek konusunda bizimle aynı çizgiye gelmesini doğru buluyorum. Elbette sadece savunma harcamalarını arttırarak ittifakın etkinliğinin geliştirilmesi mümkün değil. Müttefikler arasında karşılıklı anlayış ve işbirliğinin samimiyetle tesis edilmesi de gerekiyor. Bu minvalde ilk olarak müttefikler arasındaki savunma sanayi ürünlerinin ticaretindeki engellerin amasız, fakatsız kaldırılmasına yönelik anlayışın ittifak belgelerine yansıtılmasına öncülük ettik. Bunun tüm unsurlarıyla hayata geçirilmesini ümit ediyoruz. Avrupa Birliği'nin savunma ve güvenlik alanındaki girişimlerinin NATO'yu tamamlayıcı nitelikte olması gerektiğinin altını çizdim. Özellikle üye olmayan müttefiklerin, birliğin savunma sanayi girişimlerine tam olarak dahil edilmesinin tüm Avrupa'nın menfaatine olacağını vurguladım. Neticede Avrupa'da artan savunma yetenekleri tüm Avrupa Atlantik Bölgesi'nin çıkarınadır. Temennimiz bu kuşatıcı yaklaşımın kıta geneline hakim olmasıdır. NATO Genel Sekreteri'nin Teksas'tan Ankara'ya savunma sanayi gelişimini esas alan yaklaşımı bu bakımdan fevkalade değerlidir.Bildiğiniz üzere ittifakın terörizmle mücadeledeki rolünü öne çıkartan müttefiklerin başında geliyordur. Nitekim terörizm, NATO'ya yönelik güncel iki temel tehditten biri olarak kayda geçirilmiştir. Bu defa Lahey'de terörle mücadelenin ancak müttefiklerin samimi dayanışmasıyla başarılabileceğini vurguladım. Zirve bildirisine bu tehdidin yansıtılmasını sağladım.
"Ukrayna'da üç yıla aşkın süredir devam eden savaşın hem bölgesel hem küresel etkileri oldu"
Ukrayna'da üç yıla aşkın süredir devam eden savaşın hem bölgesel hem küresel etkileri oldu. Can kayıpları ve yıkım her iki taraftan giderek artıyor. Türkiye olarak biz savaşın adil ve sürdürülebilir bir barışla sonlandırılması için yoğun çabalarımızı sürdürüyoruz. 2022 Mart ayında İstanbul'da ev sahipliği yaptığımız ancak yarım kalan görüşmelerden Karadeniz-Tahıl girişimi, savaş esirleri takası gibi somut neticeler almıştık. Diplomasiye olan inancımız tarafların bize duydukları güvenle birleşince İstanbul'da bir kez daha ara buluculuğa başladı. Ev sahipliğimizdeki görüşmelerde ilave esir ve cenaze takasları hususunda önemli ilerleme sağlandı. Ayrıca olası bir ateşkese dair açık bir görüş alışverişinde bulunun. Ateşkes ve kalıcı barış için bir fırsat penceresinin aralandığı kararındayım. Bunun heba edilmemesi gerekiyor. Hedefimiz taraftar arasında ilave somut adımlar atılmasına destek olmak suretiyle kalıcı barışa giden sürecin taşlarını döşemektir. Müttefiklerimizin de desteğiyle, savaşın en kısa sürede neticelendirilmesi umudumu koruyorum. Hep söylediğim gibi, adil bir barışın kaybedeni olmaz.
"Amerika Başkanı Sayın Trump'ın gayretleriyle sağlanan ateşkesi memnuniyetle karşılıyoruz"
Örgütümüz, savaşla, yıkımla, saldırganlıkla, tehditle hiçbir yere ulaşılamayacağının örnekleriyle dolu. Amerika Başkanı Sayın Trump'ın gayretleriyle sağlanan ateşkesi memnuniyetle karşılıyoruz. Değerli Dostum Trump'ın çağrısına tarafların koşulsuz uymalarını bekliyoruz. Fiili ateşkes ilanının en kısa sürede kalıcı sükunete tahvil edilmesini ümit ediyoruz. Orta Doğu'da barışın temini için müttefikler dahil herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini düşünüyorum.ABD Başkanı Trump'ın gayretiyle sağlanan ateşkesi memnuniyetle karşılıyoruz. Dostum Trump'ın çağrısına tarafların koşulsuz uymasını bekliyoruz.
"Gelecek yıl müttefiklerimizi Türkiye'de ağırlayacak olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz"
Biz bu konuda üzerimize düşeni yapmayı sürdüreceğiz. Kıymetli basın mensupları zirve kapsamında birçok liderle görüşmeler gerçekleştirdik. Temaslarımızda hem müttefiklerimizle ikili ilişkilerimizi geliştirmenin yollarını hem de zirve gündemindeki konuları ele aldık. Ülkemizin önümüzdeki sene NATO zirvesine ev sahipliği yapma önerisi de zirvemizde neticeye bağlandı. Gelecek yıl müttefiklerimizi Türkiye'de ağırlayacak olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
Savunma sanayi konusunda Türkiye nasıl bir yol izleyecek sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan şu yanıtı verdi:
“Eurofighter ile ilgili gerek İngiltere gerek Almanya ile görüşmelerimizi yaptık, yapıyoruz ve bu konuda olumlu gelişmeler var”
Türkiye İsrail ilişkilerine yönelin sorulan soruya Erdoğan, İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkilerin bu anlayışla devam etmesi halinde burada aramızdaki barış, aramızdaki huzur mümkün değil. Zira atılan adımlar her şeyden önce barışı tehdit ediyor. Atılan adımlar barışı tehdit ettiğine göre burada nasıl barışı temin edeceksiniz, sağlayacaksınız? Mümkün değil. Düşünün, yüz bini aşkın insan ölü, yaralı ve hala da vurmaya devam ediyorlar. Öbür tarafta Gazze'deki mazlum insanlara KızılHaç dahil gıda sevkiyatı yapılmıyor. Bunu engelleyen kim? İsrail. Ve hala burada bu kadar barbarca bir adım atıldığı takdirde biz nasıl bunlarla huzurlu bir ortamı tesis edeceğiz? Mümkün değil. Onun için de KızılHaç şu anda devreye girmek istiyor, netice yok. KızılHaç devreye girmek istiyor, netice yok. Mısır devreye girmek istiyor, netice yok. Bütün bunlarla birlikte hangi ülkeye bakarsanız bakın hiçbirisi netice alamıyor. Onun için İsrail'i bu noktada Gazze'de şu ana kadar takındığı tavırdan vazgeçmeye davet ediyoruz."
Türkiye’nin F35 programına ilişkin olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:
"Sayın Trump ile S-400 konusunu görüşmedik. F-35 konusunu görüştük. F-35 konusunda 1 milyar 300-400 milyon dolar ödeme yaptık ve F-35'leri alma noktasında Sayın Trump'ın da iyi niyetli olduğunu gördük. F-35'lerle ilgili de alımla ilgili çalışmalarımızı sorumlu olan arkadaşlarımız devam ettiriyorlar. Tabii bunun yanında bir de bizim Eurofighter'la ilgili çalışmalarımız var. Eurofighter konusunda da İngiltere ve Almanya ile bu çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Temennimiz odur ki bu iyi niyetimizi İngiltere'de, Almanya'da onlar da olumlu karşılıyorlar. Çalışmalarımız devam ediyor."