CHP Genel Başkanı Özel hakkında savcıya hakaret ve tehdit iddiasıyla soruşturma başlatıldı
CHP Genel Başkanı Özel hakkında savcıya hakaret ve tehdit iddiasıyla soruşturma başlatıldı
İçeriği Görüntüle

Hayati Yazıcı, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik ifadelerine tepki göstererek şunları kaydetti:

"CHP'nin Genel Başkanının, tüm siyasi hayatı vesayet odakları, darbeler, darbeciler ve statüko ile mücadeleyle geçen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik kullandığı 'cunta başkanı' ifadesi, ana muhalefetin içler acısı durumunu gözler önüne sermektedir. Siyasi tarih bilmeyen CHP Genel Başkanı şunu bilmelidir ki, Sayın Cumhurbaşkanımızın da AK Parti'nin de rotasını her zaman 'millet' çizmiştir.

Özgür Özel'in açıklamaları, CHP zihniyetinin milletimize ve milli iradeye şaşı bakışının yansımasıdır. CHP, statükocularla işbirliği yaparken, darbecilere çanak tutarken Cumhurbaşkanımızın durduğu yer milletimizin yanı olmuştur. CHP, e-muhtıralara alkış tutarken, vesayetçi anlayışlardan medet umarken Cumhurbaşkanımız, dik durarak milli iradeyi korumuş, sadece ve sadece Milletimizle işbirliği yapmıştır. 'Cunta başkanı' ifadesi, yıllardır 'Ordu göreve' pankartlarına omuz veren CHP zihniyetinin sorunlu bakış açısını ele vermektedir. Milletimiz, iradesini hiçe sayan ve kendisine düşmanlık yapan bu anlayışı hiçbir zaman tek başına iktidar yapmamıştır. Demokrasiyi, millet iradesini hiçe sayan Özgür Özel, siyasete nefret tohumları ekmekten ve siyasi rekabeti düşmanlığa dönüştürmekten vazgeçmeli, derhal milletimizden ve Sayın Cumhurbaşkanımızdan özür dilemelidir."

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yayman da, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik sözlerine tepki gösterdi.

Yayman, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, Cumhurbaşkanımıza yönelik kullandığı "cunta başkanı" ifadesi, siyasetin seviyesini düşüren, nezaket sınırlarını aşan ve kamuoyunu yanıltmaya yönelik sorumsuz ve alçakça bir açıklamadır." değerlendirmesinde bulundu.

Bu üslubun, siyasi rekabetten değil tahammülsüzlükten, düşmanca bir tavırdan, saygısızlıktan ve kutuplaştırma arzusundan beslendiğini vurgulayan Yayman, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sandıktan çıkan güçlü bir yetkiyle bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanı olduğunu belirtti.

Bu makama yöneltilen hakaret ve iftiraların yalnızca Cumhurbaşkanı Erdoğan'a değil millete, demokrasiye ve devletin itibarına yönelik açık bir saygısızlık olduğuna dikkati çeken Yayman, şunları kaydetti:

"Yargı süreçlerine dair 'darbe, kayyım' gibi asılsız ve kışkırtıcı ifadelerle kamuoyunu provoke etmek, toplumda huzursuzluk oluşturmak ve devlet kurumlarını hedef göstermek, muhalefet değil, açık bir provokasyon çabasıdır. Bu dil ne muhalefettir ne de siyasettir. Bu durum ülkemizin huzuruna kasteden sorumsuz bir anlayışın tezahürüdür. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, devletimizin kurumlarını, milletimizin birlik ve beraberliğini hedef alan bu aşağılık zihniyete karşı mücadelemiz, hukuk içinde ve kararlılıkla sürecektir. Milletimiz, bu tarz seviyesiz siyaseti de kimin memleket için çalıştığını kimin ise kriz ve kaos peşinde koştuğunu da açıkça görmektedir."