Güney Afrika, Uluslararası Adalet Divanı'na, İsrail aleyhine soykırım davası açmıştı. O davadan farklı olarak Lahey'deki mahkeme bu kez Birleşmiş Milletlerin talebi üzerine İsrail işgalini görüşmek üzere toplandı.

İsrail'in "meşruiyetini tanımadığı" duruşmada ikinci günün ilk konuşmasını yapan Güney Afrika heyeti, "İsrail'in son 4 ayda 30 bin kişinin ölümüne yol açan meydan okuması sadece bir istatistik değil, Filistin halkının eti, kanıdır" ifadelerini kullandı.

Heyet ayrıca "dünyanın Gazzelilerin en temel yaşam hakkı ilkelerini ihlal eden, hız ve şiddet bakımından eşi benzeri görülmemiş bir saldırıya tanık olduğunu" söyledi.

Almanya’dan Filistin – İsrail sorununa çözüm önerisi! Almanya’dan Filistin – İsrail sorununa çözüm önerisi!

Suudi Arabistan da Filistin topraklarında on yıllardır süren İsrail işgalinin sona erdirilmesi çağrısında bulunarak işgali "yasadışı" olarak nitelendirdi.

Suudi Büyükelçi Ziad Al-Atiyah, "İsrail'in eylemleri barış yapmaya niyeti olmadığını gösteriyor" dedi.

Atiyah, İsrail'in iki milyon dönümden fazla toprağı ilhak ederek ve Batı Şeria'da 279'dan fazla yasadışı yerleşim yeri inşa ederek bir Filistin devletinin kurulmasını "imkansız" hale getirdiğini söyledi.

Hollanda heyeti, işgalin "doğası gereği geçici olduğunu" bu durumun kalıcı olması halinde "ilhak" olarak nitelendirilebileceğini belirtti.

Hollanda Dışişleri Bakanlığı Hukuk Danışmanı ve Amsterdam Üniversitesi Uluslararası Hukuk Profesör René Lefeber, işgal hukukuna göre işgalci gücün kendi nüfusunu söz konusu topraklara yerleştiremeyeceğine dikkati çekerek, "İşgal altındaki topraklar üzerinde egemenlik kurulamaz ve işgal altındaki topraklar ilhak edilemez" ifadesini kullandı.

İşgal altındaki topraklarda yaşayan halkın zorla yerinden edilmesinin de yasaklandığını hatırlatan Lefeber, bu tür eylemlerin Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü'ne göre "savaş suçu" teşkil ettiğini söyledi. (NTV)